Bono Zorunlu Unsurlar

Bono, ticari hayatta sıkça kullanılan, kıymetli evrak niteliği taşıyan önemli bir ödeme aracıdır. Özellikle İstanbul gibi ticaretin yoğun olduğu bir şehirde, bono kullanımı oldukça yaygındır. Bir senedin bono olarak kabul edilebilmesi için belirli zorunlu unsurları taşıması gerekmektedir. Bu unsurların eksikliği, senedi bono niteliğinden çıkarabilir ve hukuki sonuçlarını değiştirebilir. Bu yazımızda, bononun zorunlu unsurlarını inceleyeceğiz.

Bono Nedir?

Bono, Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) düzenlenmiş olan, belirli bir bedelin belirli bir vadede ödenmesi taahhüdünü içeren, borçlu tarafından düzenlenip alacaklıya verilen kıymetli evraktır. Bono, bir ödeme aracı olmasının yanı sıra, bir borç ilişkisini de temsil eder.  Bu belge hem kredi işlemlerinde hem de vadeli mal satışlarında sıklıkla kullanılır. Bono, genellikle ticari ilişkilerde güven unsuru yaratmak ve alacaklıya yasal bir güvence sunmak amacıyla düzenlenir.

Bono’nun Zorunlu Unsurları Nelerdir?

Türk Ticaret Kanunu’nun 776. maddesi, bir bonoda bulunması gereken zorunlu unsurları açıkça belirtmektedir. Bir belgenin bono sayılabilmesi için bu unsurları taşıması zorunludur. Bu unsurlar arasında bononun metninde “bono” ya da “emre muharrer senet” ibaresi, kayıtsız ve şartsız ödeme taahhüdü, vade tarihi, düzenleme yeri ve tarihi, lehtarın adı ve düzenleyenin imzası yer alır. Bu unsurların eksikliği, senedin bono vasfını kaybetmesine neden olur. Bu nedenle her bir unsurun dikkatle yazılması gerekir.

  1. Senet Metninde “Bono” veya “Emre Muharrer Senet” İbaresi: Bir belgenin bono sayılabilmesi için içeriğinde “bono” ya da “emre muharrer senet” ibaresinin açıkça yer alması şarttır. Bu ibarenin yazılı olması, belgenin diğer borç senetlerinden ayrılmasını sağlar. Aksi takdirde, senet bono olarak kabul edilmez. Bu ifade, borçlunun belirli bir kişiye ödeme taahhüdünde bulunduğunu net biçimde gösterir. Bu ibarenin, senedin düzenlendiği dilde yazılması gerekir. Örneğin, senet Türkçe düzenleniyorsa “Bono” veya “Emre Muharrer Senet” ibaresi kullanılmalıdır. İlgili ibarenin bulunmadığı belgeler, şeklen bono niteliği taşımadıkları için taraflar arasında doğabilecek uyuşmazlıklarda yasal hakların kaybına yol açabilir.
  2. Kayıtsız ve Şartsız Belirli Bir Bedel Ödeme Vaadi: Bono, belirli bir miktarın ödenmesi taahhüdünü içermelidir. Ödeme taahhüdünün herhangi bir şarta bağlanması, bononun geçerliliğini ortadan kaldırır. Belirtilen bedel açıkça ve rakamsal olarak yazılmalı, Türk Lirası ya da yabancı para cinsinden ifade edilmelidir. Bono üzerinde herhangi bir şartın belirtilmesi durumunda, belge bono niteliğini kaybederek sıradan bir borç ikrarına dönüşür. Bu nedenle ödeme vaadi, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Yani, ödeme herhangi bir koşula bağlanmamalıdır. Örneğin, “şu işin tamamlanması halinde ödenecektir” gibi bir şart, bononun geçerliliğini zedeler.
  3. Vade (Ödeme Tarihi) Bilgisinin Belirtilmesi: Bono’da ödeme tarihinin belirtilmesi zorunludur. Vade, belirli bir tarih olarak ifade edilebileceği gibi, belirli bir sürenin sonunda da olabilir. Bonoda ödeme vadesi, borcun hangi tarihte ödeneceğini gösterir ve tahsil süreci açısından büyük önem taşır. Vade, belirli bir gün, görüldüğünde, görüldükten belirli bir süre sonra ya da düzenleme tarihinden itibaren belirli bir süre sonra şeklinde olabilir. Vade belirtilmediği takdirde, bono görüldüğünde ödenir sayılır. Ancak uygulamada açık vade tarihi yazılması, taraflar açısından daha net bir ödeme planı oluşturulmasını sağlar ve hukuki belirsizliklerin önüne geçer.
  4. Düzenleme Tarihi ve Düzenleyenin İmzası: Bonoda düzenleme tarihi, belgenin ne zaman oluşturulduğunu gösterir ve vadeye bağlı işlemlerde esas alınır. Düzenleme tarihinin eksik ya da yanlış yazılması, bononun geçerliliğini etkiler. Ayrıca düzenleyenin, yani borçlu kişinin imzası, belgenin geçerli olabilmesi için zorunludur. Bu imza el yazısıyla atılmalı, matbu ya da dijital imzalar geçerli sayılmaz. İmza, borçlunun taahhüdünü kabul ettiğini ve ödeme yükümlülüğünü üstlendiğini ifade eder.
  5. Ödeme Yeri: Bono’da ödemenin yapılacağı yerin belirtilmesi zorunludur. Ödeme yeri, belirli bir adres veya şehir olabilir. Ödeme yerinin belirtilmemesi halinde, bononun düzenlenme yeri ödeme yeri olarak kabul edilir.
  6. Lehtarın (Alacaklının) Adı ve Soyadı veya Ticaret Unvanı: Bono’da, kimin lehine ödeme yapılacağının açıkça belirtilmesi gerekir. Lehtar, bononun alacaklısı konumundadır. Lehtarın adı ve soyadı (gerçek kişiler için) veya ticaret unvanı (tüzel kişiler için) bonoda mutlaka yer almalıdır. Lehtarın adının eksik, belirsiz veya yanlış yazılması durumunda bono geçersiz hale gelir. Lehtarın kim olduğunun açıkça belli olması, hem hukuki süreçlerin netliği açısından hem de bononun devri halinde sorun yaşanmaması adına oldukça önemlidir.
  7. Düzenlenme Tarihi: Bono’nun düzenlendiği tarihin belirtilmesi zorunludur. Düzenlenme tarihi, bononun geçerliliği ve zamanaşımı süresinin başlangıcı açısından önemlidir.
  8. Düzenleyenin (Borçlunun) İmzası: Bono’yu düzenleyen kişinin (borçlunun) imzasının bulunması zorunludur. İmza, bononun en önemli unsurlarından biridir ve borçlunun ödeme taahhüdünü teyit eder. İmza, el yazısı ile atılmalıdır.
  9. Bonoda Yer Alan Diğer Bilgiler ve Geçerlilik Şartları: Bonoda yukarıda belirtilen zorunlu unsurların yanında isteğe bağlı olarak bazı ek bilgiler de yer alabilir. Bu bilgiler; ödeme yeri, bono numarası, düzenleyenin açık adresi gibi detayları içerebilir. Ancak bu tür bilgiler bononun geçerliliği açısından zorunlu değildir. Yine de bu bilgilerin yazılması, tahsilat ve icra süreçlerinde belgeyi daha işlevsel kılar.

Zorunlu Unsurların Eksikliği Halinde Ne Olur?

Türk Ticaret Kanunu’nun 777. maddesi, zorunlu unsurların eksikliği halinde senedin bono olarak geçerli olmayacağını belirtir. Bu durum, alacaklının yasal takip yoluna başvuramamasına ya da icra takibinde belgeyi kullanamamasına yol açar. Bunun yanında bazı eksikliklerin giderilmesi mümkündür. Örneğin, ödeme yerinin belirtilmemesi halinde düzenlenme yeri ödeme yeri olarak kabul edilir. Ancak, “bono” ibaresinin eksikliği veya ödeme vaadinin kayıtsız ve şartsız olmaması, imzanın olmaması gibi durumlarda, senet bono vasfını kaybeder.

Bono’nun Hukuki Sonuçları

Bono, kıymetli evrak niteliği taşıdığı için, belirli hukuki sonuçlar doğurur. Bono’nun ciro edilmesi, alacak hakkının devredilmesi anlamına gelir. Bononun vadesinde ödenmemesi halinde, alacaklı icra takibi başlatabilir ve borçlunun malvarlığına haciz koydurabilir.

Bono, ticari hayatta önemli bir ödeme aracıdır. Ancak, bononun geçerli olabilmesi için belirli zorunlu unsurları taşıması gerekmektedir. Bu unsurların eksikliği, senedin bono vasfını kaybetmesine ve hukuki sonuçlarının değişmesine neden olabilir. Bu nedenle, bono düzenlerken veya bono ile işlem yaparken, bu unsurlara dikkat etmek önemlidir. Aksi takdirde ciddi hak kayıpları yaşanabilir.  Özellikle İstanbul gibi ticaretin canlı olduğu bir şehirde, bononun doğru ve eksiksiz düzenlenmesi, ticari ilişkilerin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi açısından büyük önem taşır.

Yasal Uyarı: Bu yazı, yalnızca bilgilendirme amaçlıdır ve hukuki tavsiye içermemektedir. Herhangi bir hukuki sorunla karşılaştığınızda, bir avukata danışmanız önemlidir.

Yorum yapın